17 Research products, page 1 of 2
Loading
- Publication . Article . 2022Open Access TurkishAuthors:SHAFEE, Fareed;SHAFEE, Fareed;Publisher: Murat TOPÇU
This paper examines the misperceptions about the Russian-Chechen conflicts, trends of which can be observed in the Western media and academia. The first section investigates issues related to Islamic fundamentalism in Chechnya, while the second section looks into discussion about the roots of the conflict. The third section is devoted to the issue of brutality – the most debated topic in the Western media. I argue that an overarching misperception about the Chechen conflict was caused not only by Russian propaganda, but also by the inherent attitude prevailing in the West. This attitude should be understood in the framework of Orientalism as was explained by Edward Said. Bu çalışma, Batı medyasında ve akademide gözlemlenebilen Rus-Çeçen çatışmaları hakkındaki yanlış algılar üzerinde durmaktadır. İlk bölümde Çeçenistan'daki İslami köktencilikle ilgili konuları incelerken, ikinci bölümde çatışmanın kökeni hakkındaki tartışmaları ele alınmaktadır. Üçüncü bölüm, Batı medyasında en çok tartışılan konulardan biri olan vahşet konusuna ayrılmıştır. Çeçen çatışmasıyla ilgili yaygın bir yanlış algılamanın yalnızca Rus propagandasından değil, aynı zamanda Batı'da egemen doğal tutumdan da kaynaklandığını savunuyorum. Bu tutum, ancak Edward Said'in açıkladığı Oryantalizm çerçevesinde anlaşılabilir.
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact. - Publication . Article . 2015Open Access TurkishAuthors:Ötnü, Gökhan; Aysal, Faruk Emre; Bayrakçeken, Hüseyin;Ötnü, Gökhan; Aysal, Faruk Emre; Bayrakçeken, Hüseyin;Publisher: Afyon Kocatepe ÜniversitesiCountry: Turkey
Yapılan çalışmada, bağımsız süspansiyonlu otobüslerde, farklı yolcu konumları, yolcu adetleri ve otobüsün üzerine konulması planlanan ekipmanın yer tespiti için CAD modeli oluşturulmuştur. Msc.Adams/Car programı kullanılarak doğalgazlı (CNG) otobüsün 100 metre yarıçaplı virajdaki frenlemesi incelenmiş ve taşıtın ağırlık merkezinin konumuna göre frenleme anındaki davranışı belirlenmiştir. Ağırlık merkezinin optimum bölgede oluşması durumunda taşıtın tarafsız dönme karakteristiğinde stabil hale geldiği, ağırlık merkezinin taşıtın ön ve orta bölümde konumlanma durumunda ani frenleme ile yoldan çıktığı belirlenmiştir. In this study,CAD model is developed for positions of different of passengers, number of passengers and the location of the planned inventory which will be placed on the bus. With using Msc.Adams/Car different passenger positioning, and after loading, breaking action in 100 meter radius bend is analyzed.As a result of occur the center of gravity in the right place; vehicle is identified as stable in neutral spinning characteristic. In the situation of locating gravity centers of forth of vehicle, by excessive breaking action, went off vehicles from road is observe.
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact. - Publication . Doctoral thesis . 2018Open Access TurkishAuthors:Çinar, Betül;Çinar, Betül;Publisher: Cerrahpaşa Tıp FakültesiProject: CIHR
Retinoblastom retinanın duyu epitelinden kaynaklanan, çocukluk çağında en sık görülen göziçi kaynaklı malign tümördür. Ortalama 15000 canlı doğumda bir görülen bu tümör 2/3 olguda unilateral tutulum gösterirken 1/3 olguda bilateral tutulum mevcuttur. Cinsiyet açısından kız ve erkek olgular arasında fark yoktur. Eskiden primer tedavisi tümörlü göze enükleasyon iken güncel kemoterapi protokolleri ve fokal tedavilerin yaygınlaşması ile görme ve göz korunması amaçlanmaktadır.Çalışmamızda 1981-2017 yılları arasında merkezimizde takip edilmiş retinoblastom hastalarından elde edilen histopatolojik verileri ortaya koymak, yıllar içinde enükleasyon oranlarındaki değişimi gözlemleyerek izlemde enükleasyon yapılmasının metastatik hastalık üzerine etkisini incelemek ve sağkalım verilerini literatürle karşılaştırmak amaçlandı.1981-2000 arası dönemde enükleasyon oranımız % 96,9 iken 2000 sonrasında % 66,3'e düşmüştü. Tanı anında enükleasyon yapılanlarda en sık histopatolojik tutulum optik disk iken izlemde enükleasyon yapılanlarda koroid tutulumu daha sık saptandı. ICRB grup E hastalarda enükleasyon oranı %82,3 idi. İzlemde enükleasyon oranı grup E'lerde D'lere göre yüksek saptandı. ICRB'ye göre değerlendirilmiş intraoküler hastalardan tanı anında ve izlemde enükleasyon yapılanların histopatolojik tutulumları açısından istatistiksel fark saptanmadı. Ekstraoküler ve intraoküler hastalardan enükleasyon yapılanlar karşılaştırıldığında postlaminar optik disk ve skleral tutulumun ekstraoküler ve metastatik hastalık açısından bağımsız risk oluşturduğu tespit edildi. 5 yıllık genel sağkalım % 88 iken unilateral olgular için bu oran % 98, bilateral olgular için %72 idi. Metastatik hastalardaki genel sağkalım ise %56,4 saptandı.15 vaka izlemde kaybedildi. Sağkalımda cinsiyet ve yaş anlamlı fark oluşturmazken bilateral olmak ve ekstraoküler olmak sağkalımla ters orantılıydı.Anahtar kelimeler: enükleasyon, kemoterapi, retinoblastom, sağkalım Clinicopathologic Evaluation of Retinoblastoma Patients in Our Institute Retinoblastoma is the most common intraocular tumor in childhood originating from sensory epithelium of retina. This tumor, which is seen one in 15,000 live births, has unilateral involvement in 2/3 cases and bilateral involvement in 1/3 cases. There is no difference between male and female cases in terms of gender. In the past, while primary therapy was tumor enucleation, currently vision and eye protection are aimed with widespread use of chemotherapy protocols and focal therapies. We aimed to investigate the histopathologic data from patients with retinoblastoma who were followed up in our center between 1981 and 2017, obtain the effect of enucleation after follow up on the metastatic disease while observing the changes in enucleation rates over the years and compare survival data with literature. From 1981 to 2000, the enucleation rate was 96.9 %, after 2000 it decreased to 66.3 %. In patients enucleated right after diagnosis, the most frequent histopathologic involvement was the optic disc, whereas the choroid involvement was more frequent in the patients enucleated after follow up. The rate of enucleation in ICRB group E patients was 82.3 %. The rate of enucleation was higher in group E than in group D. There was no statistical difference in histopathological involvement between primary enucleations and enucleations in follow up of the intraocular patients evaluated according to ICRB. Comparison of extraocular and intraocular patients revealed that postlaminar optic disc and scleral involvements were found to be independent risk factors for extraocular and metastatic disease. Overall 5-year survival was 88%. This rate was 98% for unilateral cases and 72% for bilateral cases. Overall survival in metastatic patients was 56.4%. 15 cases were lost in follow-up. Bilaterality and extraocular presentation at first were found to be inversely proportional to survival, while sex and age did not differ significantly. 82
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact. - Publication . Article . 2003Open Access TurkishAuthors:Eren, Erol; Alpkan, Lütfihak; Ergün, Ercan;Eren, Erol; Alpkan, Lütfihak; Ergün, Ercan;Publisher: Doğuş ÜniversitesiCountry: Turkey
Yüksek performanslı işletmelerin faaliyetlerinin içsel bütünlüğünü ve aynı zamanda değişen çevre koşullarına yönelik dışsal odaklanmasını en etkin ve verimli şekilde yönetebilen işletmeler olduğu kabul edilir. Bu çalışmada örgütün içsel bütünlüğünü temsilen örgütte çalışanların güçlendirilmesi ve örgütün içsel (öz) değerlerinin mevcudiyeti değişkenleri ve örgütün dışsal odaklanma düzeyini temsilen de değişimi oluşturma kabiliyeti ve paylaşılan bir vizyonun mevcudiyeti değişkenleri kullanılarak bunların firma performansına olan etkileri incelenmiştir. Gebze ve civarında imalat yapan 124 firmadan alınan verilerin istatistiksel analizi yapılmıştır. Araştırmamızın sonucunda, dışsal odaklanmanın firma performansını artırdığı görülmüştür. High performance companies, according to the previous literature on organizational culture, are assumed to pocess the two cultural characteristics namely internal integration and external orientation. In our study, we employed the concepts of "employee empowerment" and "core values" as the variables representing internal integration, and "creating change" and "shared vision" representing external orientation, and then we analyzed their impact on firm performance. Data collected from 124 manufacturing firms in the Gebze region have been analysed to test the hypotheses. As a result of this study, the factors found to be increasing the firm performance were the two variables of external orientation.
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact. - Publication . Article . 2016Open Access TurkishAuthors:YILDIRGAN, Recep; TAŞÇIOĞLU BAYSAL, Hümeyra; ZENGİN, Burhanettin;YILDIRGAN, Recep; TAŞÇIOĞLU BAYSAL, Hümeyra; ZENGİN, Burhanettin;Publisher: Nişantaşı Üniversitesi
İnsandan insana etkileşimin en yoğun yaşandığı sektörlerin başında gelen turizm sektöründe kaliteli hizmetiçin en önemli unsur nitelikli işgücüdür. İşgücünün nitelikli olabilmesi de doğrudan saha donanımlı bireğitimle mümkün olabilmektedir. Bu çalışmada ilk kez Sakarya Üniversitesi tarafından oluşturulan 3+1Eğitim Modeli kapsamında ön lisans turizm öğrencilerinin modele yönelik görüşleri ve buna bağlı olarakmesleğe ilişkin tutumları tespit edilmeye çalışılmıştır. Araştırmada, üniversitelerin staj uygulamalarıkonusunda yapılan birçok çalışma taranmış, staj eğitiminden farklı bir sürece sahip olan 3+1 eğitimmodelinin Sakarya Üniversitesi Kırkpınar Turizm MYO ve Karasu MYO öğrencileri tarafından nasıldeğerlendirildiği ve uygulama sonucunda öğrencilerin mesleğe ilişkin tutumlarının ne şekilde yoğunlaştığıincelenmeye çalışılmıştır. Tüm bu incelemeler sonucunda öğrencilerin yaz stajından farklı olarak akademiktakvim döneminde gerçekleşen bu yeni uygulama modelinden, büyük oranda memnun oldukları vegelecekte bu sektörde iş bulma ve mesleklerinde başarılı olma konusunda olumlu düşündüklerianlaşılmıştır. Bazı eksikleriyle birlikte 3+1 eğitim modelinin sektöre ara kademe yönetici yetiştirmemisyonu ile eğitim veren meslek yüksekokulları için son derece faydalı bir model olduğu düşünülmektedir.
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact. - Publication . Article . 2022Open Access TurkishAuthors:Tuna, Sinem;Tuna, Sinem;Publisher: Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İletişim FakültesiCountry: Turkey
Just as beginnings and endings direct the course of history, it also leaves traces in individual or social memory layers. The 20th century, in which memory studies are given importance, interdisciplinary researches are carried out, and human is the main element based on the results of these researches, is a period in which historiography was reshaped. Handling memory as a kind of remembering mechanism, in other words, carrying the signs of the transition from oral culture to written culture, making the abstract visible by turning into concrete ensures that the memory is kept alive even more. While the reality behind the image expresses the subjectivity of individual memory inferences, it also exhibits the objective units of collective memory. The history of humanity almost opens its doors to future times and generations. In memory, details, myths, tales, and epics bearing the traces of oral culture are followed by places, manuscripts, and works of art transitioning to written culture. Technological opportunities have brought a memory to a digital dimension, and archives using image language have been created. Human expressions that stand out from frames were embodied on the white screen. The power and popularity of the art of cinema to influence large audiences in a short time have led to its use as a frequently preferred tool in memory formations. Timelessness in the expression language of cinema can take the audience on a journey through memory layers. Television using the power of cinema and today’s digital broadcasting platforms also produces original productions by referring to the memory of different societal perspectives. “Kulüp” series, which is among the original productions of Netflix, the digital broadcasting platform with the highest share of views in the world and Turkey, conveys the defining features of the period from the perspective of Sephardic Jews, shedding light on 1950s Turkey and specifically Istanbul’s Beyoğlu district, where predominantly non-Muslims lived. The 10 episodes of the Kulüp series that constitute the study’s sample will be analyzed according to the typical case sampling method, which is one of the purposive sampling methods used in qualitative research. The “time,” “space," “minorities,” and “belief” factors determined for typical sampling will enable us to reveal the social reflections of memory formation on the subject of the study. Başlangıç ve bitişlerin tarihin seyrine yön vermesi gibi bireysel ya da toplumsal belleğin katmanlarında da izler bırakmaktadır. 20. Yüzyıl bellek çalışmalarının önemsendiği, disiplinlerarası araştırmalara konu edildiği ve bu araştırmaların sonuçlarına dayandırılarak insanın temel unsur olduğu tarih yazımının yeniden şekillendiği bir zaman dilimidir. Belleğin bir tür hatırlama mekanizması olarak ele alınışı, diğer bir ifadeyle oluşan arşiv sistemi, sözlü kültürden yazıla kültüre geçişin emarelerini taşıdığı gibi, soyut olanın somuta dönüşerek adeta görünür kılınması belleğin daha da canlı tutulmasını sağlar. Görüntünün ardındaki gerçeklik bireysel bellek çıkarımlarının öznelliğini ifade ederken, kolektif belleğin nesnel birikimlerini de sergiler. İnsanlık tarihi, gelecek zamanlara ve kuşaklara kapılarını aralar adeta. Sözlü kültürün izlerini taşıyan mitler, masallar ve destanları, yazılı kültüre geçişle birlikte mekânlar, buluntular, el yazmaları, sanat eserleri takip eder bellek ayrıntılarında. Teknolojinin olanakları, belleği dijital boyuta taşımış, görüntü dilini kullanan arşivler yaratılmıştır. Fotoğraf karelerinden sıyrılan insan ifadeleri beyaz perde de vücut bulmuştur. Sinema sanatının geniş kitleleri kısa sürede etkileyebilme gücü ve popülerliği bellek oluşumlarında sıkça tercih edilen bir araç olarak kullanılmasına neden olmuştur. Sinemanın anlatım dilindeki zamansızlık izleyiciyi bellek katmanlarında yolculuğa çıkartabilmektedir. Sinemanın gücünü kullanan televizyon ve günümüzün dijital yayın platformları da toplumdaki farklı bakış açılarını belleğe gönderme yaparak özgün yapımlar üretmektedirler. Dünyada ve Türkiye’de en çok izlenme payına sahip dijital yayın platformu Netflix’in orijinal yapımları arasında yer alan “Kulüp” dizi, 1950’li yılların Türkiye’si ve özelde İstanbul’un ağırlıklı olarak gayrimüslimlerin yaşadığı Beyoğlu semtine ışık tutarak, dönemin belirleyici özelliklerini, Sefarad Yahudileri’nin gözünden aktarmaktadır. Çalışmanın örneklemini oluşturan Kulüp dizisinin 10 bölümü, nitel araştırmada kullanılan amaçlı örnekleme yöntemlerinden biri olan tipik durum örneklemi yöntemine göre incelenecektir. Tipik durum örneklemi için belirlenen “zaman”, “mekân”, “azınlıklar” ve “inanç” faktörleri, ele alınan araştırma konusunda bellek oluşumunun toplumsal yansımalarını ortaya koymamızı sağlayacaktır.
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact. - Publication . Article . 2020Open Access TurkishAuthors:KARAAĞAÇ, Onur; TAŞ, Kübra; ÖZGEN, Rüveyda; KANAL, Aslı; BALKAYA, Ahmet;KARAAĞAÇ, Onur; TAŞ, Kübra; ÖZGEN, Rüveyda; KANAL, Aslı; BALKAYA, Ahmet;Publisher: Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi
Biber anaç ıslahında güçlü kök sisteminin oluşturulmasına yönelik çeşit ıslah çalışmaları oldukça düşük düzeydedir. Bu çalışmada, aşılı biber anaç ıslahında türler arası melez programında yer alan Capsicum annuum, Capsicum chinense ve Capsicum baccatum türlerine ait biber genotiplerinin kök yapılarının incelenmesi ve köklenme özelliklerinin karşılaştırılması amaçlanmıştır. Araştırmada, üç farklı türde toplam 21 genotip (4 genotip C. annuum, 9 genotip C. chinense ve 8 genotip C. baccatum) incelenmiştir. Biber genotiplerinin kök mimarilerinin incelenmesi ve köklenme düzeylerinin ayrıntılı olarak tespit edilmesi amacıyla WinRhizo kök analiz programı kullanılmıştır. Kök analizi sonucunda, biber genotiplerinin kök mimarilerini oluşturan toplam kök uzunluğu (cm), kök yüzey alanı (cm2), kök hacmi (cm3), kök kuru ağırlığı (g), ortalama kök çapı (mm) özellikleri belirlenmiştir. Araştırma sonucunda; C. baccatum ve C. chinense türünün kök özelliklerinin, genel olarak C. annuum türüne göre daha güçlü ve üstün olduğu bulunmuştur. Kök uzunluğu ve kök yüzey alanı yönünden C. chinense, kök hacmi ve kök kuru ağırlığı yönünden ise C. baccatum türü ön plana çıkmıştır. Kök mimarisini oluşturan tüm özellikler birlikte değerlendirildiğinde; C. baccatum türünde CB73 ve CB4 genotipleri ve C. chinense türünde ise CC47, CC61 ve CC76 genotipleri üstün performans göstermişlerdir. Pepper rootstock breeding studies based on strong root improvement are limited. In this study, it is aimed to investigate and compare the root structures of Capsicum annuum, Capsicum chinense and Capsicum baccatum species in interspecific Capsicum spp. rootstock breeding program for pepper. Total of 21 genotypes (4 genotypes C. annum, 9 genotypes C. chinense and 8 genotypes C. baccatum) in three different species were examined. WinRhizo root analysis program was used to examine root architectures of pepper genotypes and to determine rooting levels in detail. The total root length (cm), root surface area (cm2), root volume (cm3), root dry weight (g), average root diameter (mm) that constitute the root system architectures of pepper genotypes were determined. The root characteristics of the C. baccatum and C. chinense species were found to be stronger and superior than the C. annuum species. C. chinense in terms of root length and root surface area and C. baccatum in terms of root volume and dry weight were prominent. According to the properties of root system architecture; CB73 and CB4 genotypes in C. baccatum and CC47, CC61 and CC76 genotypes in C. chinense showed superior performance.
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact. - Publication . ArticleOpen Access TurkishAuthors:NAZLI, Serap;NAZLI, Serap;Publisher: Balıkesir ÜniversitesiProject: TUBITAK | Polis Akademisi Rehberlik... (111K175)
Comprehensive Developmental Guidance Program CDGP , is designed according to the educational institutions’ structure and students’ needs, because of the flexibility principal of developmental guidance model. Policies should be determined in order to guide and shape applications of CDGP. The objective of this study is to share how policies have been determined and which criteria have been taken into consideration in the CDGP, which is designed in Police Academy. Additionally, Policy of CDGP designed for the Police Academy Faculty of Security Sciences, is presented to the readers both in Turkish and English Gelişimsel rehberlik modelinin ‘esneklik’ ilkesinin gereği Kapsamlı Gelişimsel Rehberlik Programı KGRP her eğitim kurumunun yapısı ve öğrencilerinin ihtiyacına göre tasarlanır. KGRP’de uygulamalara yön vermesi, kılavuzluk yapması için politikasının belirlenmesi gerekmektedir. Bu çalışmanın amacı Polis Akademisinde tasarlanan KGRP’nın politikasının nasıl belirlendiği, hangi kriterlerin göz önünde bulundurulduğunu paylaşmaktır. Ayrıca ekte okuyucuya Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri Fakültesi için tasarlanan KGRP’nin politikası Türkçe ve İngilizce olarak sunulmuştur
- Publication . Article . 2010Open Access TurkishAuthors:Özgüven, Mehmet Metin; Türker, Ufuk; Beyaz, Abdullah;Özgüven, Mehmet Metin; Türker, Ufuk; Beyaz, Abdullah;
handle: 20.500.12881/12647
Country: TurkeyIn Turkey, agricultural machinery sector has a history of 58 years. In this sector, a significant criteria for the level of mechanization is that the tractor power per area (ha), the number of tractor per area (ha), area (ha) per tractor and the number of tractors per 1000 enterprises respectively 2,42 (kW/ha), 56,25 (tractors/1000ha), 17,75 (ha/tractor) and 444,65 (tractor/1000enterprises) stay behind the values for the developed countries for the average number in 2009. The more structural differences among regions are observed, the more increase in the levels of mechanization of the regions. Tractor density, Marmara, Aegean, Mediterranean and Black Sea regions are above the average value for Turkey, while those of the other regions are below the average value for Turkey. When the density value of the tractor is compared, the ratio between the highest density and the lowest tractor density can be differed 4-5 times between the regions in Turkey. Ülkemizde tarım makinaları sektörü 58 yıllık bir geçmiGe sahiptir. Bu sektörde, mekanizasyon düzeyinin önemli kriterleri olan birim alan baGına traktör gücü, birim tarım alanındaki traktör yoğunluğu, traktör baGına alan ve iGletme baGına düGen traktör sayısı 2009 yılı ortalaması sırasıyla 2,42 (kW/ha), 56,25 (traktör/1000ha), 17,78 (ha/traktör) ve 444,65 (traktör/1000iGletme) değerleri ile geliGmiG ülke değerlerinin gerisinde yer almaktadır. Tarım bölgeleri arasındaki yapısal farklılık, bölgelerin mekanizasyon düzeylerinde artarak gözlenmektedir. Traktör yoğunluğu, Marmara, Ege, Akdeniz ve Karadeniz bölgelerinde Türkiye ortalamasının üstünde, diğer bölgelerde ise ülke ortalamasının altındadır. Traktör yoğunluğu değeri açısından bakıldığında, yoğunluğun en yüksek olduğu bölgeler ile düGük yoğunluklu bölgeler arasındaki fark 4-5 kata kadar çıkabilmektedir.
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact.add Add to ORCIDPlease grant OpenAIRE to access and update your ORCID works.This Research product is the result of merged Research products in OpenAIRE.
You have already added works in your ORCID record related to the merged Research product. - Publication . Article . 2014Open Access TurkishAuthors:KALAYCIOĞLU, Aykut; ÜRETEN, Oktay; İLK, H. Gökhan;KALAYCIOĞLU, Aykut; ÜRETEN, Oktay; İLK, H. Gökhan;Publisher: TÜBİTAK
A piece-wise second order approximation to the f (x) = -log [tanh (x/2)] function is proposed to reduce the computational complexity of LDPC decoder's utilizing Log-Likelihood Ratio Belief Propagation (LLR-BP) algorithm based on Gallager's approach. Simulation results show that the proposed low complexity approximation doesn't cause BER performance degradation.
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact.
17 Research products, page 1 of 2
Loading
- Publication . Article . 2022Open Access TurkishAuthors:SHAFEE, Fareed;SHAFEE, Fareed;Publisher: Murat TOPÇU
This paper examines the misperceptions about the Russian-Chechen conflicts, trends of which can be observed in the Western media and academia. The first section investigates issues related to Islamic fundamentalism in Chechnya, while the second section looks into discussion about the roots of the conflict. The third section is devoted to the issue of brutality – the most debated topic in the Western media. I argue that an overarching misperception about the Chechen conflict was caused not only by Russian propaganda, but also by the inherent attitude prevailing in the West. This attitude should be understood in the framework of Orientalism as was explained by Edward Said. Bu çalışma, Batı medyasında ve akademide gözlemlenebilen Rus-Çeçen çatışmaları hakkındaki yanlış algılar üzerinde durmaktadır. İlk bölümde Çeçenistan'daki İslami köktencilikle ilgili konuları incelerken, ikinci bölümde çatışmanın kökeni hakkındaki tartışmaları ele alınmaktadır. Üçüncü bölüm, Batı medyasında en çok tartışılan konulardan biri olan vahşet konusuna ayrılmıştır. Çeçen çatışmasıyla ilgili yaygın bir yanlış algılamanın yalnızca Rus propagandasından değil, aynı zamanda Batı'da egemen doğal tutumdan da kaynaklandığını savunuyorum. Bu tutum, ancak Edward Said'in açıkladığı Oryantalizm çerçevesinde anlaşılabilir.
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact. - Publication . Article . 2015Open Access TurkishAuthors:Ötnü, Gökhan; Aysal, Faruk Emre; Bayrakçeken, Hüseyin;Ötnü, Gökhan; Aysal, Faruk Emre; Bayrakçeken, Hüseyin;Publisher: Afyon Kocatepe ÜniversitesiCountry: Turkey
Yapılan çalışmada, bağımsız süspansiyonlu otobüslerde, farklı yolcu konumları, yolcu adetleri ve otobüsün üzerine konulması planlanan ekipmanın yer tespiti için CAD modeli oluşturulmuştur. Msc.Adams/Car programı kullanılarak doğalgazlı (CNG) otobüsün 100 metre yarıçaplı virajdaki frenlemesi incelenmiş ve taşıtın ağırlık merkezinin konumuna göre frenleme anındaki davranışı belirlenmiştir. Ağırlık merkezinin optimum bölgede oluşması durumunda taşıtın tarafsız dönme karakteristiğinde stabil hale geldiği, ağırlık merkezinin taşıtın ön ve orta bölümde konumlanma durumunda ani frenleme ile yoldan çıktığı belirlenmiştir. In this study,CAD model is developed for positions of different of passengers, number of passengers and the location of the planned inventory which will be placed on the bus. With using Msc.Adams/Car different passenger positioning, and after loading, breaking action in 100 meter radius bend is analyzed.As a result of occur the center of gravity in the right place; vehicle is identified as stable in neutral spinning characteristic. In the situation of locating gravity centers of forth of vehicle, by excessive breaking action, went off vehicles from road is observe.
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact. - Publication . Doctoral thesis . 2018Open Access TurkishAuthors:Çinar, Betül;Çinar, Betül;Publisher: Cerrahpaşa Tıp FakültesiProject: CIHR
Retinoblastom retinanın duyu epitelinden kaynaklanan, çocukluk çağında en sık görülen göziçi kaynaklı malign tümördür. Ortalama 15000 canlı doğumda bir görülen bu tümör 2/3 olguda unilateral tutulum gösterirken 1/3 olguda bilateral tutulum mevcuttur. Cinsiyet açısından kız ve erkek olgular arasında fark yoktur. Eskiden primer tedavisi tümörlü göze enükleasyon iken güncel kemoterapi protokolleri ve fokal tedavilerin yaygınlaşması ile görme ve göz korunması amaçlanmaktadır.Çalışmamızda 1981-2017 yılları arasında merkezimizde takip edilmiş retinoblastom hastalarından elde edilen histopatolojik verileri ortaya koymak, yıllar içinde enükleasyon oranlarındaki değişimi gözlemleyerek izlemde enükleasyon yapılmasının metastatik hastalık üzerine etkisini incelemek ve sağkalım verilerini literatürle karşılaştırmak amaçlandı.1981-2000 arası dönemde enükleasyon oranımız % 96,9 iken 2000 sonrasında % 66,3'e düşmüştü. Tanı anında enükleasyon yapılanlarda en sık histopatolojik tutulum optik disk iken izlemde enükleasyon yapılanlarda koroid tutulumu daha sık saptandı. ICRB grup E hastalarda enükleasyon oranı %82,3 idi. İzlemde enükleasyon oranı grup E'lerde D'lere göre yüksek saptandı. ICRB'ye göre değerlendirilmiş intraoküler hastalardan tanı anında ve izlemde enükleasyon yapılanların histopatolojik tutulumları açısından istatistiksel fark saptanmadı. Ekstraoküler ve intraoküler hastalardan enükleasyon yapılanlar karşılaştırıldığında postlaminar optik disk ve skleral tutulumun ekstraoküler ve metastatik hastalık açısından bağımsız risk oluşturduğu tespit edildi. 5 yıllık genel sağkalım % 88 iken unilateral olgular için bu oran % 98, bilateral olgular için %72 idi. Metastatik hastalardaki genel sağkalım ise %56,4 saptandı.15 vaka izlemde kaybedildi. Sağkalımda cinsiyet ve yaş anlamlı fark oluşturmazken bilateral olmak ve ekstraoküler olmak sağkalımla ters orantılıydı.Anahtar kelimeler: enükleasyon, kemoterapi, retinoblastom, sağkalım Clinicopathologic Evaluation of Retinoblastoma Patients in Our Institute Retinoblastoma is the most common intraocular tumor in childhood originating from sensory epithelium of retina. This tumor, which is seen one in 15,000 live births, has unilateral involvement in 2/3 cases and bilateral involvement in 1/3 cases. There is no difference between male and female cases in terms of gender. In the past, while primary therapy was tumor enucleation, currently vision and eye protection are aimed with widespread use of chemotherapy protocols and focal therapies. We aimed to investigate the histopathologic data from patients with retinoblastoma who were followed up in our center between 1981 and 2017, obtain the effect of enucleation after follow up on the metastatic disease while observing the changes in enucleation rates over the years and compare survival data with literature. From 1981 to 2000, the enucleation rate was 96.9 %, after 2000 it decreased to 66.3 %. In patients enucleated right after diagnosis, the most frequent histopathologic involvement was the optic disc, whereas the choroid involvement was more frequent in the patients enucleated after follow up. The rate of enucleation in ICRB group E patients was 82.3 %. The rate of enucleation was higher in group E than in group D. There was no statistical difference in histopathological involvement between primary enucleations and enucleations in follow up of the intraocular patients evaluated according to ICRB. Comparison of extraocular and intraocular patients revealed that postlaminar optic disc and scleral involvements were found to be independent risk factors for extraocular and metastatic disease. Overall 5-year survival was 88%. This rate was 98% for unilateral cases and 72% for bilateral cases. Overall survival in metastatic patients was 56.4%. 15 cases were lost in follow-up. Bilaterality and extraocular presentation at first were found to be inversely proportional to survival, while sex and age did not differ significantly. 82
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact. - Publication . Article . 2003Open Access TurkishAuthors:Eren, Erol; Alpkan, Lütfihak; Ergün, Ercan;Eren, Erol; Alpkan, Lütfihak; Ergün, Ercan;Publisher: Doğuş ÜniversitesiCountry: Turkey
Yüksek performanslı işletmelerin faaliyetlerinin içsel bütünlüğünü ve aynı zamanda değişen çevre koşullarına yönelik dışsal odaklanmasını en etkin ve verimli şekilde yönetebilen işletmeler olduğu kabul edilir. Bu çalışmada örgütün içsel bütünlüğünü temsilen örgütte çalışanların güçlendirilmesi ve örgütün içsel (öz) değerlerinin mevcudiyeti değişkenleri ve örgütün dışsal odaklanma düzeyini temsilen de değişimi oluşturma kabiliyeti ve paylaşılan bir vizyonun mevcudiyeti değişkenleri kullanılarak bunların firma performansına olan etkileri incelenmiştir. Gebze ve civarında imalat yapan 124 firmadan alınan verilerin istatistiksel analizi yapılmıştır. Araştırmamızın sonucunda, dışsal odaklanmanın firma performansını artırdığı görülmüştür. High performance companies, according to the previous literature on organizational culture, are assumed to pocess the two cultural characteristics namely internal integration and external orientation. In our study, we employed the concepts of "employee empowerment" and "core values" as the variables representing internal integration, and "creating change" and "shared vision" representing external orientation, and then we analyzed their impact on firm performance. Data collected from 124 manufacturing firms in the Gebze region have been analysed to test the hypotheses. As a result of this study, the factors found to be increasing the firm performance were the two variables of external orientation.
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact. - Publication . Article . 2016Open Access TurkishAuthors:YILDIRGAN, Recep; TAŞÇIOĞLU BAYSAL, Hümeyra; ZENGİN, Burhanettin;YILDIRGAN, Recep; TAŞÇIOĞLU BAYSAL, Hümeyra; ZENGİN, Burhanettin;Publisher: Nişantaşı Üniversitesi
İnsandan insana etkileşimin en yoğun yaşandığı sektörlerin başında gelen turizm sektöründe kaliteli hizmetiçin en önemli unsur nitelikli işgücüdür. İşgücünün nitelikli olabilmesi de doğrudan saha donanımlı bireğitimle mümkün olabilmektedir. Bu çalışmada ilk kez Sakarya Üniversitesi tarafından oluşturulan 3+1Eğitim Modeli kapsamında ön lisans turizm öğrencilerinin modele yönelik görüşleri ve buna bağlı olarakmesleğe ilişkin tutumları tespit edilmeye çalışılmıştır. Araştırmada, üniversitelerin staj uygulamalarıkonusunda yapılan birçok çalışma taranmış, staj eğitiminden farklı bir sürece sahip olan 3+1 eğitimmodelinin Sakarya Üniversitesi Kırkpınar Turizm MYO ve Karasu MYO öğrencileri tarafından nasıldeğerlendirildiği ve uygulama sonucunda öğrencilerin mesleğe ilişkin tutumlarının ne şekilde yoğunlaştığıincelenmeye çalışılmıştır. Tüm bu incelemeler sonucunda öğrencilerin yaz stajından farklı olarak akademiktakvim döneminde gerçekleşen bu yeni uygulama modelinden, büyük oranda memnun oldukları vegelecekte bu sektörde iş bulma ve mesleklerinde başarılı olma konusunda olumlu düşündüklerianlaşılmıştır. Bazı eksikleriyle birlikte 3+1 eğitim modelinin sektöre ara kademe yönetici yetiştirmemisyonu ile eğitim veren meslek yüksekokulları için son derece faydalı bir model olduğu düşünülmektedir.
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact. - Publication . Article . 2022Open Access TurkishAuthors:Tuna, Sinem;Tuna, Sinem;Publisher: Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İletişim FakültesiCountry: Turkey
Just as beginnings and endings direct the course of history, it also leaves traces in individual or social memory layers. The 20th century, in which memory studies are given importance, interdisciplinary researches are carried out, and human is the main element based on the results of these researches, is a period in which historiography was reshaped. Handling memory as a kind of remembering mechanism, in other words, carrying the signs of the transition from oral culture to written culture, making the abstract visible by turning into concrete ensures that the memory is kept alive even more. While the reality behind the image expresses the subjectivity of individual memory inferences, it also exhibits the objective units of collective memory. The history of humanity almost opens its doors to future times and generations. In memory, details, myths, tales, and epics bearing the traces of oral culture are followed by places, manuscripts, and works of art transitioning to written culture. Technological opportunities have brought a memory to a digital dimension, and archives using image language have been created. Human expressions that stand out from frames were embodied on the white screen. The power and popularity of the art of cinema to influence large audiences in a short time have led to its use as a frequently preferred tool in memory formations. Timelessness in the expression language of cinema can take the audience on a journey through memory layers. Television using the power of cinema and today’s digital broadcasting platforms also produces original productions by referring to the memory of different societal perspectives. “Kulüp” series, which is among the original productions of Netflix, the digital broadcasting platform with the highest share of views in the world and Turkey, conveys the defining features of the period from the perspective of Sephardic Jews, shedding light on 1950s Turkey and specifically Istanbul’s Beyoğlu district, where predominantly non-Muslims lived. The 10 episodes of the Kulüp series that constitute the study’s sample will be analyzed according to the typical case sampling method, which is one of the purposive sampling methods used in qualitative research. The “time,” “space," “minorities,” and “belief” factors determined for typical sampling will enable us to reveal the social reflections of memory formation on the subject of the study. Başlangıç ve bitişlerin tarihin seyrine yön vermesi gibi bireysel ya da toplumsal belleğin katmanlarında da izler bırakmaktadır. 20. Yüzyıl bellek çalışmalarının önemsendiği, disiplinlerarası araştırmalara konu edildiği ve bu araştırmaların sonuçlarına dayandırılarak insanın temel unsur olduğu tarih yazımının yeniden şekillendiği bir zaman dilimidir. Belleğin bir tür hatırlama mekanizması olarak ele alınışı, diğer bir ifadeyle oluşan arşiv sistemi, sözlü kültürden yazıla kültüre geçişin emarelerini taşıdığı gibi, soyut olanın somuta dönüşerek adeta görünür kılınması belleğin daha da canlı tutulmasını sağlar. Görüntünün ardındaki gerçeklik bireysel bellek çıkarımlarının öznelliğini ifade ederken, kolektif belleğin nesnel birikimlerini de sergiler. İnsanlık tarihi, gelecek zamanlara ve kuşaklara kapılarını aralar adeta. Sözlü kültürün izlerini taşıyan mitler, masallar ve destanları, yazılı kültüre geçişle birlikte mekânlar, buluntular, el yazmaları, sanat eserleri takip eder bellek ayrıntılarında. Teknolojinin olanakları, belleği dijital boyuta taşımış, görüntü dilini kullanan arşivler yaratılmıştır. Fotoğraf karelerinden sıyrılan insan ifadeleri beyaz perde de vücut bulmuştur. Sinema sanatının geniş kitleleri kısa sürede etkileyebilme gücü ve popülerliği bellek oluşumlarında sıkça tercih edilen bir araç olarak kullanılmasına neden olmuştur. Sinemanın anlatım dilindeki zamansızlık izleyiciyi bellek katmanlarında yolculuğa çıkartabilmektedir. Sinemanın gücünü kullanan televizyon ve günümüzün dijital yayın platformları da toplumdaki farklı bakış açılarını belleğe gönderme yaparak özgün yapımlar üretmektedirler. Dünyada ve Türkiye’de en çok izlenme payına sahip dijital yayın platformu Netflix’in orijinal yapımları arasında yer alan “Kulüp” dizi, 1950’li yılların Türkiye’si ve özelde İstanbul’un ağırlıklı olarak gayrimüslimlerin yaşadığı Beyoğlu semtine ışık tutarak, dönemin belirleyici özelliklerini, Sefarad Yahudileri’nin gözünden aktarmaktadır. Çalışmanın örneklemini oluşturan Kulüp dizisinin 10 bölümü, nitel araştırmada kullanılan amaçlı örnekleme yöntemlerinden biri olan tipik durum örneklemi yöntemine göre incelenecektir. Tipik durum örneklemi için belirlenen “zaman”, “mekân”, “azınlıklar” ve “inanç” faktörleri, ele alınan araştırma konusunda bellek oluşumunun toplumsal yansımalarını ortaya koymamızı sağlayacaktır.
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact. - Publication . Article . 2020Open Access TurkishAuthors:KARAAĞAÇ, Onur; TAŞ, Kübra; ÖZGEN, Rüveyda; KANAL, Aslı; BALKAYA, Ahmet;KARAAĞAÇ, Onur; TAŞ, Kübra; ÖZGEN, Rüveyda; KANAL, Aslı; BALKAYA, Ahmet;Publisher: Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi
Biber anaç ıslahında güçlü kök sisteminin oluşturulmasına yönelik çeşit ıslah çalışmaları oldukça düşük düzeydedir. Bu çalışmada, aşılı biber anaç ıslahında türler arası melez programında yer alan Capsicum annuum, Capsicum chinense ve Capsicum baccatum türlerine ait biber genotiplerinin kök yapılarının incelenmesi ve köklenme özelliklerinin karşılaştırılması amaçlanmıştır. Araştırmada, üç farklı türde toplam 21 genotip (4 genotip C. annuum, 9 genotip C. chinense ve 8 genotip C. baccatum) incelenmiştir. Biber genotiplerinin kök mimarilerinin incelenmesi ve köklenme düzeylerinin ayrıntılı olarak tespit edilmesi amacıyla WinRhizo kök analiz programı kullanılmıştır. Kök analizi sonucunda, biber genotiplerinin kök mimarilerini oluşturan toplam kök uzunluğu (cm), kök yüzey alanı (cm2), kök hacmi (cm3), kök kuru ağırlığı (g), ortalama kök çapı (mm) özellikleri belirlenmiştir. Araştırma sonucunda; C. baccatum ve C. chinense türünün kök özelliklerinin, genel olarak C. annuum türüne göre daha güçlü ve üstün olduğu bulunmuştur. Kök uzunluğu ve kök yüzey alanı yönünden C. chinense, kök hacmi ve kök kuru ağırlığı yönünden ise C. baccatum türü ön plana çıkmıştır. Kök mimarisini oluşturan tüm özellikler birlikte değerlendirildiğinde; C. baccatum türünde CB73 ve CB4 genotipleri ve C. chinense türünde ise CC47, CC61 ve CC76 genotipleri üstün performans göstermişlerdir. Pepper rootstock breeding studies based on strong root improvement are limited. In this study, it is aimed to investigate and compare the root structures of Capsicum annuum, Capsicum chinense and Capsicum baccatum species in interspecific Capsicum spp. rootstock breeding program for pepper. Total of 21 genotypes (4 genotypes C. annum, 9 genotypes C. chinense and 8 genotypes C. baccatum) in three different species were examined. WinRhizo root analysis program was used to examine root architectures of pepper genotypes and to determine rooting levels in detail. The total root length (cm), root surface area (cm2), root volume (cm3), root dry weight (g), average root diameter (mm) that constitute the root system architectures of pepper genotypes were determined. The root characteristics of the C. baccatum and C. chinense species were found to be stronger and superior than the C. annuum species. C. chinense in terms of root length and root surface area and C. baccatum in terms of root volume and dry weight were prominent. According to the properties of root system architecture; CB73 and CB4 genotypes in C. baccatum and CC47, CC61 and CC76 genotypes in C. chinense showed superior performance.
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact. - Publication . ArticleOpen Access TurkishAuthors:NAZLI, Serap;NAZLI, Serap;Publisher: Balıkesir ÜniversitesiProject: TUBITAK | Polis Akademisi Rehberlik... (111K175)
Comprehensive Developmental Guidance Program CDGP , is designed according to the educational institutions’ structure and students’ needs, because of the flexibility principal of developmental guidance model. Policies should be determined in order to guide and shape applications of CDGP. The objective of this study is to share how policies have been determined and which criteria have been taken into consideration in the CDGP, which is designed in Police Academy. Additionally, Policy of CDGP designed for the Police Academy Faculty of Security Sciences, is presented to the readers both in Turkish and English Gelişimsel rehberlik modelinin ‘esneklik’ ilkesinin gereği Kapsamlı Gelişimsel Rehberlik Programı KGRP her eğitim kurumunun yapısı ve öğrencilerinin ihtiyacına göre tasarlanır. KGRP’de uygulamalara yön vermesi, kılavuzluk yapması için politikasının belirlenmesi gerekmektedir. Bu çalışmanın amacı Polis Akademisinde tasarlanan KGRP’nın politikasının nasıl belirlendiği, hangi kriterlerin göz önünde bulundurulduğunu paylaşmaktır. Ayrıca ekte okuyucuya Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri Fakültesi için tasarlanan KGRP’nin politikası Türkçe ve İngilizce olarak sunulmuştur
- Publication . Article . 2010Open Access TurkishAuthors:Özgüven, Mehmet Metin; Türker, Ufuk; Beyaz, Abdullah;Özgüven, Mehmet Metin; Türker, Ufuk; Beyaz, Abdullah;
handle: 20.500.12881/12647
Country: TurkeyIn Turkey, agricultural machinery sector has a history of 58 years. In this sector, a significant criteria for the level of mechanization is that the tractor power per area (ha), the number of tractor per area (ha), area (ha) per tractor and the number of tractors per 1000 enterprises respectively 2,42 (kW/ha), 56,25 (tractors/1000ha), 17,75 (ha/tractor) and 444,65 (tractor/1000enterprises) stay behind the values for the developed countries for the average number in 2009. The more structural differences among regions are observed, the more increase in the levels of mechanization of the regions. Tractor density, Marmara, Aegean, Mediterranean and Black Sea regions are above the average value for Turkey, while those of the other regions are below the average value for Turkey. When the density value of the tractor is compared, the ratio between the highest density and the lowest tractor density can be differed 4-5 times between the regions in Turkey. Ülkemizde tarım makinaları sektörü 58 yıllık bir geçmiGe sahiptir. Bu sektörde, mekanizasyon düzeyinin önemli kriterleri olan birim alan baGına traktör gücü, birim tarım alanındaki traktör yoğunluğu, traktör baGına alan ve iGletme baGına düGen traktör sayısı 2009 yılı ortalaması sırasıyla 2,42 (kW/ha), 56,25 (traktör/1000ha), 17,78 (ha/traktör) ve 444,65 (traktör/1000iGletme) değerleri ile geliGmiG ülke değerlerinin gerisinde yer almaktadır. Tarım bölgeleri arasındaki yapısal farklılık, bölgelerin mekanizasyon düzeylerinde artarak gözlenmektedir. Traktör yoğunluğu, Marmara, Ege, Akdeniz ve Karadeniz bölgelerinde Türkiye ortalamasının üstünde, diğer bölgelerde ise ülke ortalamasının altındadır. Traktör yoğunluğu değeri açısından bakıldığında, yoğunluğun en yüksek olduğu bölgeler ile düGük yoğunluklu bölgeler arasındaki fark 4-5 kata kadar çıkabilmektedir.
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact.add Add to ORCIDPlease grant OpenAIRE to access and update your ORCID works.This Research product is the result of merged Research products in OpenAIRE.
You have already added works in your ORCID record related to the merged Research product. - Publication . Article . 2014Open Access TurkishAuthors:KALAYCIOĞLU, Aykut; ÜRETEN, Oktay; İLK, H. Gökhan;KALAYCIOĞLU, Aykut; ÜRETEN, Oktay; İLK, H. Gökhan;Publisher: TÜBİTAK
A piece-wise second order approximation to the f (x) = -log [tanh (x/2)] function is proposed to reduce the computational complexity of LDPC decoder's utilizing Log-Likelihood Ratio Belief Propagation (LLR-BP) algorithm based on Gallager's approach. Simulation results show that the proposed low complexity approximation doesn't cause BER performance degradation.
Average/low popularityAverage/low popularityAverage/low influencePopularity: Citation-based measure reflecting the current impact.Average/low influenceInfluence: Citation-based measure reflecting the total impact.